BEYKOZ AKTÜEL

Beykoz Aktüel Haber’e içini döken Recep Geçer, imar planlarının askıya çıkmasıyla birlikte düşüncelerini aktardı. Oldukça duygusal bir açıklama yapan Geçer, “Bizler Çavuşbaşı’nda avamdan 10 kişiydik. Kıt kanaat geçinmeye çalışan, zorlandıkça ek işler yapmak zorunda olan insanlardık. Allah ömür verir de emekli olursak başımızı sokacağımız bir evimiz olsun diye karar verdik ve beraber tapusuz bir arsa satın aldık. Zaten İstanbulda kaç arsanın tapusu vardı ki? Onlarca yıl bekledikten sonra  devletimizin belirli para karşılığı tapularımızı vereceğini öğrendik” dedi.

“İstanbul’da ev sahibi olmamız insan haklarına aykırı mı?”

Oldukça duygu dolu konuşan Çavuşbaşı’nın Recep hocası, “Artık bizlerinde emekli olduktan sonra oturabileceğimiz bir evimiz olacaktı ve o yüzden çocuklar gibi şendik, bayram yaşıyorduk. Ama geleceği göremedik, kilitli basiretlerin mahkumuyduk, anlayamadık. Aslında gök gürültüsü herşeyin habercisiydi. Şimşekler üzerimize çakmış bizleri yakmıştı.  Ama biz bayramımıza yağmurların yağacağını anlayamadık. Cebi dolu olanların yağmurdan korumak için kendilerine kuruluklar yapmaya başladıklarını görebilmemiz zordu. Ne de olsa bizler avam takımından 10 kişiydik. Efendilerimiz varken İstanbul’da ev sahibi olmamız insan haklarına da aykırıydı” dedi.

“Devletimize bağlı insanlarız”

Geçer, “Tapular çıkınca zorlanarak tapularımızı aldık. Tapusuz aldığımız günden beri üzerimize vacip olan arsa vergilerini de ödedik. Nede olsa bizler devletine bağlı, alavere, dalavere bilmeyen, vatandan başka vatanın olmadığına iman eden, hazineye göz dikmeyen avamdan ve mübarek 10 kişiydik. Bu öyle bir mübarekliktir ki, Çevre Bakanlığı’nın ve Beykoz Belediyesi’nin yaptığı her işte bir hikmetin olduğunu düşünecek kadar” dedi.

“Planlar askıya çıktı. Askı idam sehpası mı?”

Açıklamasına devam eden Geçer, “Cumhurbaşkanımız Beykoz’a gelmişti. Konuşması esnasında halk, merhum Başkan Yücel Beyi imar nedeniyle yuhalamıştı. Halkın haklı talep ve tepkisi karşısında Sayın Cumhurbaşkanımız Beykoz’un imar işlerinin derhal yapılması emrini verdi ve “takıldığınız yerde bana gelin ben halledeceğim” dedi. Artık biz de çocuklar gibi şendik. Derken yıllar sonra imar planları çıktı ve askıya asıldı. Askı dedikleri şeyin idam sehpası, asılan evrakların da bizlerin umutları olduğunu bilememiştik… Çünkü bizler iyi vatandaştık ve devletimizin görevlilerinin adil iş yapacaklarından çok emindik. Çünkü daha önce Belediyeden, arsamızın durumu hakkında “bina imarlı” diye telefondan bilgi de almıştım” dedi.

“Cumhurbaşkanımız yatay dedi onlar dikey!”

Geçer, “Vakta ki ortaklarımızdan bir kardeşimiz bilgi amaçlı yetkililere gittiğinde, arsamızın spor alanı olarak imar dışına çıkarılıp, yeşil alana çevrildiğinin bilgisini getirdi. Cumhurbaşkanımızın yatay mimari olacak dediği bölgeler dikey mimariye çevrildi. Arsalarımız yeşil alan olarak efendilere kurban seçildi.
Çavuşbaşı bölgesinde garibanlar biraz ses çıkarınca AK Parti İlçe Başkanı Hanefi Dilmaç halkın gazını indirmek için “Efendim bende mağdur oldum” deyip, belediye başkanı ve yardımcısının olmadığı mekanlarda  aleyhlerine konuşmalar yapmış. (Alıntı)
Şimdi de sizleri mağdur etmeyeceğiz demeye başlamışlar. Neymiş 18. maddeye göre muadil bir arsa verebilirlermiş! Burası Devletin verdiği tapuya göre zaten bize aitti” dedi.

“Adalet garibanların arsasının yeşile boyanması değildir”

Geçer, “Develerimizi önce elimizden alıp, sonra iade etmiş yapmak bir lütuf değildir. Tabi ki Devletimizin adil olmak kaydıyla istimlak etme hakkı vardır.
Adalet, müteahhitlerin önceden topladıkları arsaları imara dahil ettirip, garibanların arsalarının yeşile boyanması değildir. Cehennemde moraracağınızı iyi hesap etmelisiniz.
İmar planlarının hazırlanmasında müteahhitlerin müdahil olmadıklarını iddia ediyorsanız el değiştiren arsaları araştırın. Bu arsaları kimler almış ve bu alınan arsalardan yeşil alana ayrılan var mıdır?” dedi.

“İmar planlarını yapan şirket hakkında araştırma yapınız”

Hakkaniyet vurgusu yapan Geçer, “Çavuşbaşı seçmeninin Beykozda AK Parti’yi ayakta tuttuğu için değil, adil olunması gerektiği için diyorum: geliniz bu imar planını yapan şirket hakkında geniş bir araştırma yapınız, bu imar planını iptal ediniz. Garibanların arsalarını yeşil alana, spor tesislerine, parklara, camilere, eğitim alanlarına ayırıp, zenginlerin binalarına kurban yapmanız, size ilk seçimde kaybettirir.
Bu imar Sayın Cumhurbaşkanımızın bilgisinin dışındadır ve hayra alamet değildir” dedi.