6 Ağustos 2023 12:00
Bu isim Beykoz’da çok konuşulacak: Tuncay Tolga Özçakmak
Beykoz’da uzun zamandır kulaktan kulağa konuşulan bir isim Tuncay Tolga Özçakmak. Beykoz Aktüel Haber olarak Tuncay Tolga Özçakmak’a mikrofonlarımızı uzattık.

Kapsamlı ve kurumsal çalışmalarla Tuncay Tolga Özçakmak uzun süredir dikkat çekiyor. Birleştirici ve bütünleştirici kişiliği olan, kavgacı üslup yerine kucaklayıcı dille çalışmalara imza atan Özçakmak, şimdiden Beykoz’da merak edilen isimler arasında. Beykoz’da dilden dile konuşulan Tuncay Tolga Özçakmak’ı biraz daha yakından tanımak istedik. Biz sorduk, Özçakmak cevapladı.
Tuncay Tolga Özçakmak kimdir?
14 Eylül 1982 tarihinde Artvinli bir baba ve Rizeli bir annenin ilk çocukları olarak Trabzon’da dünyaya geldim. İlk, orta ve lise öğrenimimi memleketim Artvin’in Arhavi ilçesinde tamamladım. Yüksek öğrenimimi; Atatürk Üniversitesi Turizm ve Otel İşletmeciliği bölümünde tamamladım. Daha sonra Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi bölümüne girerek 2010 yılında mezun oldum. 2015 yılında Atılım Üniversitesi Kamu Yönetimi ve Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalında Yüksek Lisans yaptım. Tezimi Seçmen Davranışı üzerine yazdım. 2019 yerel seçimlerinde akademik kariyerimi seçim sonuçları ile taçlandırdım.
2006-2009 yılları arasında Arhavi Belediyesi’nde Basın-Halkla İlişkiler Müdürlüğü ile aynı zamanda Kültür ve Sosyal İşler Müdürü olarak görev yaptım. Görevim sürecinde birçok etkinliğe organizasyon yöneticiliği yapmamın yanında sanat danışmanlığında da bulundum. Mençuna şelalesinin ülke turizmine kazandırılmasında öncülük ettim. Atatürkçü Düşünce Derneği Arhavi Şubesi Başkan yardımcılığı da yapmamın ardından, 2011 yılında yapılan Genel Seçimlerde CHP’den aday olan ve Artvin ilinden Milletvekili seçilen ve akabinde CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı olan Avukat Uğur Bayraktutan’ın danışmanı oldum. TBMM ve CHP Genel Merkezinde Bayraktutan’ın 4 dönem Danışmanlığını yaptım.
2018 yılında T.C. Kartal Belediye Başkanlığı Özel Kalem Müdürlüğüne atandım. 16 Haziran 2018 Cumhurbaşkanlığı seçimi için yeniden TBMM’ye görevlendirildim ve danışmanlık görevinin ardından Temmuz 2019 tarihinde T.C. Kartal Belediyesi’nde Sosyal Yardım İşleri Müdürü oldum. 2019 yerel seçimlerinin ardından T.C. Şişli Belediyesine geçiş yaptım. Hâlihazırda T.C. Şişli Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürü olarak görevimi halen yürütmekteyim. Evli ve iki çocuk babasıyım.
Siyasi özgeçmişinizden bahseder misiniz?
Artvin’de Cumhuriyet Halk Partisi gençlik kollarında başlayan yolculuğumuz akabinde partinin tüm kademelerinde görev alıp CHP Genel Merkezinde ve TBMM’de milletvekili danışmanı olmama vesile oldu. Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran kurtuluşun ve kuruluşun partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nin misyonunu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkeleri ve devrimlerini içinde devamlı özümsemiş biri olarak hangi görevde olduğumdan öte, bu misyon ve sorumlulukla, aidiyetle her zaman Atatürk’ün en büyük iki emaneti olan Türkiye Cumhuriyeti’ne ve Cumhuriyet Halk Partisine hizmet etmenin onurunu yaşamaktayım.
Birçok kurumda çalışmışsınız. Peki ne gibi tecrübeler kazandınız?
Hayatımda siyasi anlamdaki en büyük başarı olarak size anlatmam gereken husus 2019 yerel seçimleridir. Son yerel seçimlerde Artvin’de 9 belediyenin 8’ini Cumhuriyet Halk Partisi’nin kazanmasına, o ilin milletvekili danışmanı olarak hizmet etmenin onurunu yaşadım. 9 belediyenin 8’ini alarak Kendi kulvarımda Türkiye’de en başarılı danışman oldum. Başarımız yerel seçim sonuçlarıyla tecelli etmiştir. Hemen akabinde de hem Türkiye Büyük Millet Meclisi hem de genel merkezdeki milletvekilliği danışmanlığı görevimden istifa ederek 31 Mart’ta iptal edilen İstanbul seçimlerine katkı sağlamak adına İstanbul’a ailemin yanına geri geldim. İBB Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nun hakkıyla kazandığı 31 Mart seçiminin hukuksuz bir kararla tekrarlatılması sürecinde Karadeniz örgütlenmesinde önemli bir rol aldım.
Ne güzeldir ki halkın iradesi sandıkta tekrar tecelli etti. Hemen ardından yeni başarılara yelken açmak adına gece gündüz hedeflediğimiz doğrultuda çalışmalarımıza başladık.
Yeni başarılara yelken açmak derken? Gerçi bu konuyuda konuşacağız. Peki kendinizi hangi alanda başarılı görüyorsunuz?
2006 yılında yani 24 yaşında, Artvin’in Arhavi Belediyesi’nde başkan danışmanlığı görevine başladım. Akabinde Halkla İlişkiler Müdürlüğü, Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü görevlerini yürüttüm. Bu dönemde, 1973 yılında başlayan ve günümüzde hala devam eden Uluslararası Arhavi Kültür ve Sanat Festivali’nin tüm organizasyonlarını yönettim. Ardından 2011 yılında TBMM’de göreve başladım. Danışmanlık yaptığım milletvekilimiz Av. Uğur Bey’in CHP Yüksek Disiplin Kurulu Başkanı olması nedeniyle danışmanlık görevimiz Genel Merkez’e taşındı.
Ardından İstanbul’da göreve başladım. Kartal Belediyesi Özel Kalem Müdürlüğü, Sosyal Destek Müdürlüğü; Şişli Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürlüğü görevlerinde bulundum. Bugün 40 yaşındayım, Türk siyaseti için genç ama tecrübeli biriyim.
Hem yerelde hem genelde üst düzey görevlerde bulunmamdan dolayı paha biçilmez tecrübeler edindim. 24 yaşımda yerel yönetimlerde görev almamla başlayan 16 yıllık süreç hem parlamentoda hem de başka yerel yönetimlerdeki görevlerle devam etti. Bu 16 yılda aldığım görevleri hakkıyla yerine getirmiş olmamın huzurunu ve mutluluğunu her zaman yaşıyorum.
Son genel seçimleri ve sonrasında oluşan tabloyu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Son genel seçimlerle ilgili Türkiye’nin son yıllarda yaşamış olduğu birçok kırılganlıklar, ekonomik buhran, kötü yönetim ve hepimizin bildiği birçok olumsuz yönetim anlayışı nedeniyle iktidarın değişmesi noktasında oldukça önemli bir beklenti vardı. Çok açıkla söyleyeyim benim de inancım tüm anket şirketlerinin de belirlediği gibi değişimin olacağından yanaydı. Ancak bir yerlerde eksiklikler yapmışız ki yüce Türk Milletinin tecellisine nail olamadık. Ancak Türkiye’de her 2 kişiden 1’i Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’a oy verirken hemen hemen 2 kişiden 1’i de Sayın Erdoğan’ın yönetiminden memnun olmadığının mesajını vermiş oldu.
Son düzlükte az bir farkla bu yarışı yarışı kaybetmiş olsak da Sayın Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’nun haksızca yıpranmasına da vesile olan ama şahsen doğru bir iş yaptığına da inandığım 6’lı masa kararını doğru buluyorum. %28 olan belki de yüzde %50’yi yakalayamayacak bir oy oranının %48’lere çıkması bir başarıdır. Üstelik bu seçim sonuçları seçim sürecindeki bireysel hataların seçimi kıl payı kaybetmemize neden olmasına rağmen, bir sonraki seçimde iktidarın yani Türkiye Cumhuriyet Devleti’ni yönetmenin en büyük adayının Türkiye Cumhuriyetini kuran Cumhuriyet Halk Partisi olduğunu göstermiştir.
Hükümetin ensesinde güçlü bir muhalefetin ve birlikteliğin olduğunu göstermiştir. Bizlerin görevi toplumun verdiğim mesajı iyi özümsemek ve daha çok çalışmaktır. Umudu kırmak değil arttırmak, daha da büyütmektir. Sayın Genel Başkanımız gibi herkesi, her rengi her düşünceyi kucaklamak. Al bayrağımıza, devletimize güç katacak anlayışla yorulmadan ve asla vazgeçmeden çalışmaktır.
Elbette ki seçim kaybetmenin yarattığı bir travma olmuştur. Ama Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye Cumhuriyeti’nin temelidir. Savaş meydanlarında kurulmuş bir partinin üzerindeki sorumluluk çok büyüktür. Tarihsel misyonumuzu iyi özümsemiş bir kardeşiniz olarak bu travmanın da üstesinden gelerek 2019 yerel seçimlerinde yakalamış olduğumuz başarının üzerine koyarak oyumuzu arttıracağımıza inanıyorum. Ekrem Başkanımız İstanbul’da bir belediyecilik dersi veriyor. Sayın Genel Başkanımız Türkiye’de bütünleştiricilik ve birleştiricilik dersi vermiştir. Bu birliktelik ile %48’i daha yukarılara çıkarabiliriz.
Ama görüyorum ki bazı şer güçlerinin tek derdi, ülkemizin ekonomik buhranını görmezden gelip, yaşadığımız birçok olumsuzlukları hiçe sayarak Cumhuriyet Halk Partisi aleyhinde propaganda yapmak olmuştur. Unutmasınlar ki CHP yüzde 20’lerden 48’lere dayandıysa yine bu ittifak ruhu ve anlayışıyla önümüzdeki seçimlerde de Türkiye Cumhuriyeti ve Yüce Türk Milletinin vazgeçilmez umududur.
Makrodan mikroya doğru ilerliyoruz. Beykoz sizin için ne anlam ifade ediyor?
İstanbul benim için aşktır. Bu aşkın en güzel hikayesi de Beykoz’dadır. Beykoz’da olmayı Beykoz’da yaşamayı ve Beykozlu hemşerilerimle paylaşmayı çok seviyorum. Belki de Karadenizli oluşumdan, Beykoz’un ata topraklarıma çok benzemesi ve İstanbul’un o tarihsel derinliğine sahip oluşu 45 mahallenin 45’inde de farklı kültürlerin var oluşu beni çok etkilemektedir.
Beykoz’un güzelliklerinin ortaya çıkarılması gerektiğini ve bu bağlamda halkın istekleri doğrultusunda güzel çalışmaların yapılması gerektiği kanısındayım. Beykoz maalesef Türkiye’de ve Dünya’da hak ettiği değeri ve hizmeti görmemiştir. Umarım bundan sonra en iyi şekilde yönetilir.
Uzun yıllardır Beykoz’da kapsamlı çalışmalar yapıyorsunuz. Beykoz’da sizin gözlemlediğiniz eksiklikler neler? Neler yapılabilir?
Dünya’da yaşamış bütün medeniyetler ulaşımla başlar. Gelişme ulaşımla sağlanır. Beykozumuz 39 ilçenin arasında hak ettiği payı alamamasında ulaşım sorununun büyük bir önemi var. Beykoz’un bana göre ekonomiden ticarete, kültürden sanata birçok alanda hak ettiği yeri alamamasında ulaşım probleminin en başta olduğu kanısındayım.
Metro yok, metrobüs yok, Marmaray yok, tramvay yok. Ulaşım eksikliklerinden dolayı Beykoz hak ettiği turizm değerini görememektedir. Turizm demek bacasız sanayi ve istihdam demektir. Beykoz’un gençleri bugün farklı ilçelerde iş arıyorsa bunun en önemli nedeni ulaşım ana artellerinden uzakta oluşudur. Elbette ki mülkiyet sorunu, imar sorunu, konut stoku vb. birçok sorun da mevcuttur. Örneğin gençlerin nefes alacağı sosyal ve kültürel alanların bulunmaması, ailelerin birlikte faydalanacağı yaşam alanlarının nadir oluşu, bu kadar doğal güzelliğe sahip bir ilçemizin, Beykoz’umuzun, hak ettiği hizmeti alamamış olması yine sosyokültürel ve ekonomik anlamda Beykoz halkını mağdur etmektedir.
Beykoz tarih ve turizm kenti olmalıdır. Kundura fabrikası gibi Türkiye üretimine büyük katkı sağlamış, büyük zanaatkârları ve işçileri yetiştirmiş, yine Türk sanayisinde büyük önem arz eden Paşabahçe fabrikasının dünya markası olmasına ev sahipliği yapmış ve birçok fabrikasıyla ülkemizde üretime katkı sağlamış Beykoz ilçesinin tüm bunlardan mahrum bırakılması Beykoz ekonomisini de Beykoz’da yaşayan kıymetli yurttaşlarımızı da olumsuz yönde etkilemiştir.
Tüm bu eksiklikleri ilçemizde kuracağımız bir heyetle üniversiteleri de içine katarak, hem akademik hem de siyasi zekayla, yurttaşlarımızın da içinde bulunduğu katılımcı ruh ile tamamlayacağız. Beykozumuz için üretim ve istihdam noktasında bir devrimin ve yeniden doğuşun öncüsü olacağız. Bunun için de büyüklerimizin tecrübesi bizlerin de genç ve dinamik ruhuyla Beykozumuzu yeniden ayağa kaldırmamız gerekiyor. Beykoz’u gençleştirmemiz gerekiyor.
Beykoz demişken yakın zamanda sizinde partiniz olan CHP’nin Beykoz ilçe kongresi olacak. Desteklediğiniz yada yakın olduğunuz bir aday var mı?
Öncelikle şunu ifade edeyim ben her ne kadar Cumhuriyet Halk Partisi’nin tüm kademelerinde çalışmış suyunu içmiş tozunu yutmuş bir kardeşiniz olsamda yerel yönetim sürecinde toplumun her kesiminin, hizmetlerin ve çalışma ekibinin ön planda olması kanaatindeyim. Bürokraside çalıştığım süre boyunca devletin elini herkese eşit uzatmaya gayret gösterdim. Ama bu sorudan kaçamayacağım anlaşılan. Cevap vermiş olayım.
İlçe kongresinde asla taraf olmayı düşünmüyorum. Çünkü bizler hangi renge hangi adaya gönül vermiş olursak olalım, bulunmuş olduğum konumdan dolayı hep birlikte yol yürüyeceğimize olan inancımla, ilçe siyasetinde ayrıştırıcı değil birleştirici olma şiarıyla yola çıkıyorum. Önümüzdeki yerel seçime kazanan veya kaybeden anlayışı olmayan tüm örgütümüzle birlikte belirlenecek adayın çevresinde birleşerek, amacımız bir vücut olarak yerel seçimi kazanmaktır. Bu bağlamda edindiğim misyon ve vizyon özelinde Beykoz’da seçimin galibinin Cumhuriyet Halk Partisi olacağını düşünüyorum. İlçe kongresinde de kazananın Cumhuriyet Halk Partisi olması temennisiyle şimdiden aday olacak bütün yol arkadaşlarıma üstün başarılar dilerim. Hepimiz değişik kademlerde görevler alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz ama unutmamalıyız ki aslolan Cumhuriyet Halk Partisi’dir.
Beykoz’da hem gençliğiniz hem de yerel yönetimlerdeki tecrübeleriniz nedeniyle belediye başkan adayı olacağınıza dair yüksek bir kanı ve destek var. Bu konuyla alakalı düşünceleriniz nedir?
Ulu önderimizin de dediği gibi “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir”.
Tuncay Tolga Özçakmak İnstagram hesabı için tıklayınız.
Tuncay Tolga Özçakmak Facebook hesabı için tıklayınız.